Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Speaking | ||
Speaking | you can do better than that expr. | bundan iyisini yapabilirsin |
Speaking | can you do that? expr. | bunu yapabilir misin? |
Speaking | I can do that for you expr. | bunu senin için yapabilirim |
Speaking | can you teach me how to do that? expr. | bunu nasıl yaptığını öğretir misin? |
Speaking | can you teach me how to do that? expr. | bunu nasıl yapıldığını öğretir misin? |
Speaking | can you do that for me? expr. | benim için bunu yapar mısın? |
Speaking | you can do better than that expr. | bundan daha iyisini yapabilirsin |
Speaking | there's really nothing that you can do about it expr. | bu konuda gerçekten yapabileceğin hiçbir şey yok |
Speaking | what a lot of things there are that you can do expr. | yapabileceğin ne de çok şey var |
Speaking | is that the best you can do? expr. | yapabileceğinin en iyisi bu mu? |